8 Eylül 2007 Cumartesi

İşveç iksiri her derde deva


İsveç İksirini bir kaç sene önce duymuştum. Ancak kullanmamıştım. Bu yazın ortasında haftalarca süren öksürüğüm, nerdeyse bir şişe öksürük şurubu içmeme rağmen geçmedi. Ben de İsveç iksirini kullanmayı düşündüm. Gerçekten de bir iki gün boyunca içince öksürüğüm hafifledi ve geçti. Tadı pek çok bitkinin karışımı olduğu için pek güzel olmasa da denediğimde memnun kaldım. Ben şurubu doğal gıdalar satan bir dükkandan aldım. Aşağıdaki yazıda İşveç iksirinin kullanımı ve isterseniz evde yapımı ile ilgili bir yazı koydum. Herkese bol şifalar dilerim.

Her Derde Deva; İsveç İksiri
Birçok yararlı bitkinin biraraya gelmesiyle oluşan bu iksir, tesadüf sonucu İsveçli Dr. Samts'ın ölümünden sonra, notları arasında bulunarak yapılmış ve ünü her derde devadır iddiasıyla günümüze kadar gelmiş.

İsveçli Dr. Samts, binicilik kazası sonucunda 104 yaşında hayatını kaybetmiş, ailesi de yıllar boyu bu bitkisel şurubu kullanarak, sağlıklı ve uzun bir hayat yaşamışlar. Uzun yaşam iksiri diye de bilinen bu iksiri, Alman şifalı bitkiler uzmanı Maria Treben onaylamış ve geliştirmiş. Maria Treben, "Tanrı'nın Eczanesinden Sağlık" adlı kitabıyla, 1980'li yıllarda bu iksiri topluma tanıtmış. Türkçe'ye de çevrilen kitabın ilk yayımı 1984'te yapıldıktan kısa bir süre sonra, İsveç Şurubu (Schweden Bitter) olarak ülkemizde de tanınmaya başlamış.

İsveç Bitkisel İksiri ve Yararları
Ağrılarda ve baş dönmelerinde, iksirin kokusu sık sık burundan çekilip ense kökü nemlendirilirse, ağrılar ve baş dönmesi yok oluyor ve aynı zamanda beyni ve hafızayı güçlendiriyor.

Dildeki kabarcıklarda veya daha başka rahatsızlıklarda, şurupla sık sık nemlendirildiğinde, kısa sürede iyileşme görülüyor.

Gırtlaktaki rahatsızlıklarda (hasta veya yaralı ise) bu yüzden yiyecek ve içecek rahat yutulamıyorsa sabah, öğlen ve akşamları şuruptan alınır ve yavaş yavaş yutulur. Bu sayede gırtlağın ateşi azalacak ve yara iyileşecektir.

Kolitlerde, üç yemek kaşığı dolusu, arka arkaya ve yavaş yavaş alınmalıdır. Kısa sürede rahatlık sağlayacaktır.

Bedendeki gazları böler ve karaciğeri serinletir. Tüm mide rahatsızlıklarını ve bağırsak düzensizliklerini yok eder, dışkılama zorluklarını ortadan kaldırır.

Safra kesesi ağrılarında, her gün sabah ve akşam bir yemek kaşığı dolusu içilip geceleri de kompres yapılığında, bu tür ağrılar kısa sürede yok olur.

Tüm dişeti ve ağız içi rahatsızlıklarında, suyla inceltilmiş 1-2 tatlı kaşığı şurup ağıza alınıp, yutmadan, uzun bir süre ağızda tutularak yada bir pamuk ıslatılarak ağrıyan diş üzerine konuyor. Bu ağrının dinmesini ve çürüklerin iyileşmesini sağlıyor. Dişleri sarartabileceği için, kısa bir süre sonra dişler fırçalanmalıdır. 2-3 gün boyunca, günde 2-3 kere yapılan tedavi sonucunda şaşırmamak elde değildir.

Ödemlerde, altı hafta boyunca sabah ve akşam olmak üzere, bir yemek kaşığı dolusu şurup, beyaz şaraba karıştırılarak içilirse, ödemler kısa sürede yok olur.

Kulak ağrısı, dışkulak yolunda sivilceler, kabuklanmalar ve kulak uğultusuna karşı, şurupla nemlendirilmiş küçük bir pamuk parçası kulak yoluna sokulur ve uzunca bir süre bekletilir. Ama alkolün kulak yolunu tahriş etmemesi için, önceden, zeytinyağı ile kulak yolu nemlendirilmelidir.

Dölyatağı ağrılarında, 3 gün boyunca, sabahları birer yemek kaşığı dolusu şurup, kırmızı şarapla karıştırılarak verilir ve yarım saat sonra bir gezinti yaptırılır. Gezintiden sonra kahvaltı edebilir, ama süt içmemelidir. Şurup, hiçbir zaman sütle karıştırılmamalıdır!

Gebeliğin son 15 günü içinde, sabah ve akşamları yarım tatlı kaşığı alınınca, doğumu kolaylaştırır. Son'dan kolayca kurtulabilmek için loğusaya her iki saatte bir kahve kaşığı dolusu verilir ve bu son, ağrısız bir biçimde ayrılana kadar sürdürülür.

Doğumdan sonra, sütlenen memeler iltihaplanırsa, uygulanan kompreslerle çabucak iyileşir.

Çocukların çiçek bozuğu olmalarını önler. Çocuklara, yaşlarına göre suyla karıştırılarak verilmelidir. Kabarcıklar kurumaya başladığında, sık sık şurupla nemlendirilmelidir. Böylece hiçbir iz kalmaz. Çicek hastalığı ve her türlü egzamalarda, burundaki veya bedenin herhangi bir yerindeki kabuklar, şurupla sık sık nemlendirildiklerin de yok oluyorlar.

Çocuklarda ve yetişkinlerde kurtlara ve hatta şeritlere karşı başarıyla kullanılır, ama çocuklara yaşlarına göre verilmelidir. Şurupla nemlendirilmiş bir bez göbeğin üstüne bağlanır ve hep nemli kalmasına özen gösterilir.

Sarılıkta, eğer günde üç kere birer yemek kaşığı dolusu bu şuruptan alınırsa, şişmiş karaciğerin üstüne kompresler yapılırsa, çok kısa sürede tüm rahatsızlıklar sona erer.

Basurları iyileşletir, böbrekleri iyileştirir, başka bir kür uygulamaya gerek kalmadan, beden de birikmiş olan tüm sıvıları dışarı atar.

Depresyon ve melankoliyi iyileştirir, iştah açar ve sindirimi düzene sokar. İç basurlarda, başlangıçta sık sık nemlendirilip ve özellikle yatmadan önce içilip, içten de yumuşatıldığında, iç basurların iyileşmesini sağlar.

Şurubu, kesin alkol yasağı hallerinde günde bir çay kaşıgı içerek başlamak ve sık sık böbrek ve karaciğer bölgelerinde kompres yapmak yerinde bir davranış olur. Belirtilen tüm ölçüler, biraz su veya bitki çayı ile inceltilerek kullanılmalıdır.

Sara krizi geçiren kişilerde, hemen bu şuruptan verilmelidir. Hasta, daha sonra bu ilacı sürekli olarak kullanmalıdır.

Şurup, zayıf düşmüş sinirleri ve tüm bedeni güçlendirir ve tüm hastalıkları yok eder.

Bayılan kişilerde, eğer gerekiyorsa zorla ağzı açılarak, bir yemek kaşığı şurup verilirse, bayılan kişi hemen kendine gelir.

Ateşte, üşümede ve güçsüzlükte, kişiye bir yemek kaşığı şurup verilir ve eğer kişi bedenini başka ilaçlarla yüklememişse, kısa sürede kendine gelecek, nabzı normal atmaya başlayacak ve ateş ne kadar yüksek olursa olsun, kısa sürede iyileşecektir. Ateşli su çiçeğine ve yılancık hastalığına da iyi gelir.

Yaralarda, sık sık nemlendirme yapılırsa, hiçbir tehlike oluşmadan yara iyileşir. İster vurma sonucu, ister kesme sonucu olsunlar, şuruba batırılmış bir bez yaranın üstüne örtülür kısa sürede ağrılar diner, ne gangrene, ne de iltihaba yol açılmaz, hatta eski mermi yaralarını bile iyileştirir. Eğer yarada delik varsa, ille de önceden temizlenmesine gerek kalmadan, içine şurup damlatılır. Sık sık tazelenen kompreslerle yara kısa sürede iyileşme gösterir. Bu şurupla 40 kere nemlendirildiğinde tüm yaralar ne kadar eski olurlarsa olsunlar yara izleri ile kesikler iyileşirler.

Tüm yanıklarda, eğer sık sık nemlendirilirse, ateş, sıcak su veya yağın eseri olsun, kısa sürede iyileştirir. Yanıkta kabarcık oluşmaz, yanık ağrısı sona erer ve iltihaplı kabarcıklar bile temelinden iyileşirler.

İyileşmesi olanaksız sayılan fistülleri (fistül, vücutta iki yer arasında normalde olmaması gereken anormal yoldur. İltihabi süreç sonucu gelişir) kökünden yok eder. Eski veya yeni hiç fark etmez.

Kansızlıkta, şurup bir süre sabahları alınırsa kanı temizler, kan yapar ve kan dolaşımının rahat olmasını sağlar.

Veba ve daha başka salgın hastalıklar zamanında, gün boyunca sık sık içilmelidir. Çünkü; veba çıbanlarını ve yumrularını, gırtlakta olmuş olsalar bile iyileştirir.

Romatizmalı bölgelere kompres veya friksiyon biçiminde uygulanıp, sabah akşam da ısırganotu çayına karıştırılarak alındığında, ağrılar hafifler.

Donmuş elleri ve ayakları açık yaralar oluşmuş olsa bile iyileştirir. Elden geldiğince sık ama özellikle gece boyunca kompres yapılmalıdır.

Nasırların üstüne kompres yapılır ve ağrılı bölge sürekli olarak nemli tutulur. Nasır üç gün içinde kendiliğinden düşer veya çekilip alınabilir hale gelir.

Zehirli ve mikroplu hayvanların ısırıklarını da iyileştirir. Bu durumlarda şurup hem içilmeli hem de yaraya kompres yapılmalıdır.

Tüm spor yaralanmalarında, şişmeyi önlemek için ilkyardım olarak, kompres biçiminde kullanılmalıdır.

Gece iyi uyuyamayan kişi, yatmadan önce içmelidir. Sinirsel uykusuzluklarda, kalbin üstüne kompres yapılmalıdır.

Akciğer hastalıklarında, sabah aç karnına alınır ve bu kür altı hafta sürdürülür.

Kramplarda, krampların ağrılarını da dindirir ve sürekli alındığında, tümüyle iyileştirir.

Eski sivilceleri, siğilleri, çatlak elleri ve dudakları iyileştirir.

Çarpma ve vurma sonucu oluşan şişlikleri ve lekeleri de iyileştirir.

İştahsız yiyen kişiye iştahını yeniden kazandırır.

Bu şurubu sabahları ve akşamları alanlar, başka bir ilaca gerek duymazlar. Çünkü bedeni güçlendirir, sinirleri ve kanı tazeler, ellerin ve ayakların titremesini önler. Kısacası, tüm hastalıklari iyi eder. Beden dikleşir, yüz gençleşir ve güzelleşir.

Geliştirilmiş İsveç Şurubu Reçetesi
1 gr. Besbase (Myırstıcae Arıllus)
5,5 gr. Cedvar (Turcuma Zedoria)
3,5 gr. Centiyane (Gentiana Lutea)
2 gr. Domuzdikeni (Carlina Acaulis)
9 gr. Eğir Kökü (Acorus Calamus)
1 gr. Doğal Kafur (Cinnamomum Camphera)
0,5 gr. Kakule (Elettaria Cardamomum)
6,5 gr. Melekotu Kökü (Angelica Archangelica)
7 gr. Mirra (Commiphore Momol)
9 gr. Ravent Kökü (Rheum Palmatum)
0,1gr. Safran (Crocus Sativus)
10 gr. Sarısabır (Aloe Ferox Miller)
1 gr. Sinameki (Cassia Angustifolia)
1 gr. Tarçın (Cinamomum Zeylanicum)

Bu droglar bir cam şişeye veya kavanoza koyulur ve üstüne 1,5 litre 38-40 derecelik etil alkol-su karışımı veya kanyak veya votka gibi içkiler eklenir. Her gün çalkalanan cam şişe 14 gün boyunca sıcak bir ortamda bekletilir. Süre sonunda, günlük kullanımlar için küçük miktarlar dört kat tülbentten geçirilerek süzülür ve koyu renkli şişelerde muhafaza edilir. Büyük şişede posasıyla birlikte bekleyen ana şurup ise, bekleme süresi uzadıkça artı güç kazanır.

Kullanım Biçimleri:
Ağız yolu ile: Koruyucu olarak, sabah ve akşamları, yarım tatlı kaşığı, inceltilmiş olarak alınır. Basit rahatsızlıklarda, günde 3 tatlı kaşığı alınabilir. Ağır hastalıklarda ise, günde 2-3 yemek kaşığı alınmalıdır. Bir yemek kaşığı dolusu şurup, 1/8 litre bitki çayı ile inceltilerek, her yemekten önceki ve sonraki yarım saat süresince yudumlanarak içilmelidir. Şurup ağız yoluyla alındığında süt içilmemelidir.

Kompres: Kompres yapılacak bölgeye önceden zeytinyağı veya kantaron yağı sürülür. Uygun boyda bir bez parçası şurupla ıslatılır, sıvının fazlası sıkılır ve nemli bez hasta bölgeye yatırılır. Üstü bir naylon parçası ile örtülür ve hepsi, büyükçe bir bez veya sargı bezi ile sağlamca tespit edilir. Kompres süresi duruma göre 2-4 saat olabilir ama gece boyunca da sürebilir. Süre sonunda bez naylonun içinde durulur, hava almaması saglanır. Bez biraz ıslatılarak tekrar tekrar kullanılabilir.

Not: Bu bilgiler "Tanrı'nın Eczanesinden Sağlık" adlı kitaptan alıntıdır.
Her türlü hastalığı teşhis ve tedavi yetkisi yalnızca doktorlara aittir. Bitkisel ürünler doktorunuzun verdiği tedaviye destek olarak değerlendirilmelidir. Küçük hastalıklar, büyük hastalıkların habercisi olabileceği unutulmamalıdır.

Hiç yorum yok: